19 Eylül 2008 Cuma

Halka yapalim



Dun ogleden sonra Yuksel teyze aradi. Halka yapiyorlarmis, eger isini ayarlayabilirsen gel dedi. Halka bu koyun ev yapimi ekmege verdigi isim. Ayni hamurdan ozel gunlerde, mesela kandillerde, beyler mezarliga giderken, hanimlar evde kalip kizartiyorlarmis. Ona da yagli corek diyorlar. O da cok lezzetli oluyor. Yuksel teyze ne zaman halkadan yapsa, bize de bir iki tane mutlaka veriyor.

Dun firsat bu firsat diyip, fotograf makinasini da aldim, yola dustum. Yuksel teyzelere vardigimda evin arkasindaki erzak odasi tam bir senlik yeriydi. Evin buyuk gelini kendi hamurunu yogurmayi bitirmisti. Kucuk gelin kendininkini bitirmis, mayalanmasini bekliyordu. Komsularin kimisi odadaki sedire oturmus, kimisi odanin hemen girisine yere oturmus konusuyorlardi. Megerse, Yuksel teyze ne zaman firinini yaksa, komsular kendi hamurlarini hazirlayip gelirlermis. Yuksel teyze, "e kizim, sen hani kek yapacaktin, hadi sen de hazirlayiver, firina atalim, gecen gun kurabiye yapti gelinler, pek guzel oldu" dedi. Ben nereden hatirlayayim tarifleri. Once havuclu keki dusundum ama sonra Tugrul'un annesinin yenilerde tarifini verdigi ama denemeye firsatimin olmadigi patatesli kek (tuzlu) aklima geldi. Tugrul'u aradim, tarifi buldurdum, ve de halkalar mayalanirken, Zeliha da patatesli kek icin gereken malzemeleri getirdi. Yuksel teyze patatesleri, soganlari soydu hazir etti. Ben de dogradim! :) Bir yandan da muhabbet ediliyor. Kis incirlerinden, biten unun nereden alinirsa ucuz olacagindan, torunlardan ...

Sonra legenlerdeki hamurlarin mayalanip kabardigi gorulunce, hummali bir calisma basladi. Yerlere halkalarin konacagi ortuler serildi. Susam torbasi, un torbasi hazir edildi. Halkalarin ustunde yapilacagi tahta ortaya cikti, Yuksel teyze onun basina gecti. Her hamurun sahibi ise legeninin basina. Mayalanmis, yumusacik hamurdan bir parca aliniyor, unla sekle sokulup Yuksel teyzeye veriliyor, Yuksel teyze susamlarin ustunde eliyle ince uzun bir rulo yapip, iki ucundan birlestiriyor. Buyuk gelin Fatma abla da halkalari ortunun ustune seriyor. Herkes kendi halkasini biliyor bir sekilde. Mesela, Fatma abla ile Zeliha'nin halka grubunu ayiran minik bir hamur parcasi, komsulardan birininkinin ustunde sadece susam degil, corek otu da var, vs.



Halkalarin ustune sicak tutsun diye ortuler serildi, hatta bir kisminin ustune battaniye!

O arada Zeliha disarda firini yakti. Haril haril. O ilk harli ates bir ara yerini firinin icinde gezinen alevlere birakti. Bakmasi cooook guzeldi.



O ara Ece ve en sevdigi arkadasi Atay geldi!:) Onlarla, Ankara'da yuvadaki cocuklarla gecen sene, bir yaz boyu oynadigim kara-deniz-hava oyununu oynadik. Ortaya bir cizgi ciziyorsun, bir yani deniz, bir yani kara. Karada basliyorsun, cocuklar deniz/kara komutuyla yer degistiriyor. Hava deyince de zipliyorlar. Eger zaten bulunduklari yerin adini soylersen orada kalmalari bekleniyor. Bizim Ece ile Atay, "e zaten oradayiz ya" diye kikirdasip durdular her oyle oldugunda.



Neyse, firinin atesi kivama gelince, korlar ve kuller firinin bir kosesine yigildi, halkalar hizli bir sekilde firina verildi.



Firinin agzi kapandi. Bir ara firinin kapagi acilip, kora yakin olanlar yer degisti, birbirine yapisanlar ayrildi. O arada hamurlar hazirlanirken bahsi gecen kis incirleri ortaya cikti, hepimiz tadina baktik. Kisa bir sure sonra da halkalar firindan cikti.



Pisme kismi cok kisa suruyor. Butun ekmekler 2 partide pisirildi.

Bizim payimiza da 2 tane dustu; birini eve getirir getirmez bitirdik!:)

Patatesli keke gelince; aksam Yuksel teyzelere ugradik, pek lezzetli olmus, tepsinin yarisi yenmis bitmis bile! Bize de ayirdiklari dilimlerle, yanina cokelegin kalan son parcasi, domates, borulce salatasi ile dun aksam nefis bir yemek yedik, kalanini da bu sabah kahvaltida bitirdik!:) Ben de Tulay annemin tarifini bizim ufak elektrikli firinda deneyecegim ama tadi o kadar guzel olur mu bilmem! Olmazsa, bize de bir tas firin yapmak gorunuyor derim.

Not: Butun fotograflari Picasa'da gorebilirsiniz.

Hiç yorum yok: